Astım hastalarının en çok yaptığı 5 hata

Astım Hakkında Bilgiler

Astım, polen, sigara dumanı, hava kirliliği ve stres gibi faktörlerin tetikleyebildiği yaygın bir hastalıktır. Dünya genelinde 260 milyondan fazla insan astım ile mücadele etmektedir. Hastalık özellikle gelişmemiş ve az gelişmiş ülkelerde yılda 450 bin kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmaktadır.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Özdemir, astım hastalarının günlük yaşamlarında çeşitli sorunlarla karşılaştıklarını vurgulayarak, doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti. Hastalığa bağlı ölümlerin çoğunun önlenebilir olmasına rağmen düşük gelirli ülkelerde uygun tedaviye erişimin sınırlı olması ciddi sonuçlar doğurmaktadır.

Astımın yalnızca çocukluk çağında değil, her yaşta görülebileceğini belirten Özdemir, hastalığın bulaşıcı olmadığını ve inhaler tedavilerin bağımlılık yapmadığını söyledi. Tedavi ile kontrol altına alınmış astım hastalarının güvenle egzersiz yapabileceğini ifade etti.

“Etkili araçlardan biri, iltihabı baskılayan inhale ilaçlar”

Astım tedavisinde temel hedefin, semptomları azaltmak, yaşam kalitesini artırmak ve ölüm riskini en aza indirmek olduğunu belirten Özdemir, inhale ilaçların etkili bir araç olduğunu vurguladı. Global Astım Girişimi, herkesin etkili tedavilere ulaşabilmesi gerektiğini savunmaktadır.

Özdemir, Dünya Astım Günü’nün toplumsal farkındalık için önemli bir fırsat olduğunu belirtti; astımla yaşayanların eğitilmesi, semptomların tanınması ve doğru tedavi yöntemlerinin yaygınlaştırılmasının önemini vurguladı.

“Nefesi güçlendiren egzersizler önerilir”

Astımı tetikleyebilecek faktörleri sıralayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sinem İliaz, hastalık hakkında doğru bilinen yanlışları ele aldı. Astımın alerjik reaksiyonlardan kaynaklanabileceği gibi egzersizle de tetiklenebileceğini belirtti.

İliaz, astım hastalarının düzenli ilaç kullanımına, egzersiz yapmaya ve tetikleyicilerden uzak durmaya özen göstermeleri gerektiğini ifade etti. Mevsim geçişleri ve solunum yolu enfeksiyonlarının astım semptomlarını artırabileceğine dikkat çekerek, grip ve zatürre aşılarının önerildiğini belirtti.

“Alerji testi yapılması önemli”

İliaz, astım tedavisinde kullanılan ilaçların sistemik yan etkilerinin minimal olduğunu ve kontrolsüz astımın tehlikelerine değinerek düzenli ilaç kullanımının önemine vurgu yaptı. Astım hastalarının hayvan tüyüne alerjik olup olmadığını öğrenmeleri gerektiğini belirtti.

Astım hastalarının yaşam kalitesini artırmak için doktor önerilerine uymaları, egzersiz yapmaları ve stresten uzak durmaları gerektiğini ifade eden İliaz, doğru bilgiye sahip olmanın önemini vurguladı.

Related Posts

Yemeden önce dikkat: Renkli dondurmaların görünmeyen tehlikesi

Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Prof. Dr. Cihangir Akgün, hazır dondurmalarda kullanılan katkı maddelerinin çocuklarda dikkat eksikliği, hiperaktivite ve davranış problemlerini tetikleyebileceği konusunda uyardı.

Diyarbakır’da Doktora Satış Kotası Saldırısı!

Doktora Satış Kotası Saldırısı! Diyarbakır’da medikal firma çalışanları, şef asistan doktora saldırdı. 3 kişi hakkında 14 yıl hapis talebi

Koruyucu adımlar ve yeni umutlar

Her demans geri döndürülemez değildir. B12 eksikliği, tiroit hastalıkları, depresyon… Bazı nedenler düzeltildiğinde zihin yeniden açılabilir. Zona aşısı yaptıranlarda demans riski % 20’ye kadar azalıyor. En iyi koruma mı? Egzersiz, sosyallik, kitap, sebze, denge.

Klinik psikolog açıkladı: En yaygın DEHB belirtileri

Klinik psikolog açıkladı: En yaygın DEHB belirtileri

Vazgeçmeyin, doğru tüketin! Tatlıdan sonra kısa bir yürüyüş büyük fark yaratır

Kurban Bayramı’nda akraba ziyaretleri, kalabalık sofralar ve tatlı ikramları kaçınılmaz hale geliyor. Ancak art arda tüketilen şerbetli tatlılar mide problemlerinden kan şekeri dalgalanmalarına kadar pek çok sağlık sorununu tetikleyebiliyor. Uzman Diyetisyen Ceren Turan, bayram tatlılarını keyifle yiyebilmek için porsiyon kontrolü, zamanlama ve doğru tercihler gibi birçok önemli detaya dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Kalp kapak hastalıklarında risk yaşla artıyor, erken müdahale hayat kurtarıyor

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Selim İsbir, yaşla birlikte önemi artan kalp kapak hastalıklarının zamanında tanı ve uygun yöntemlerle tedavi edilmediği takdirde hayati risk oluşturabileceğini belirterek, “Bu hastalıklar özellikle nefes darlığı, yorgunluk ve ritim bozukluğu gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Erken tanı ve tedaviyle yaşam kalitesi yükseliyor. Özellikle son yıllarda tedavide yaşanan gelişmeler sayesinde kalp kapak hastalıklarında artık yaşam boyu tedavi algoritmasını uygulanıyor” dedi.