BM’den İsrail’e Gazze’deki saldırılar için soruşturma çağrısı
BM İnsan Hakları Ofisi Sözcüsü Thameen Al-Kheetan, Cenevre’de düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, Gazze’de öldürülen gazeteci sayısının ciddi endişe yarattığını vurguladı. Al-Kheetan, “Bu ölümler, gazetecilerin özellikle hedef alınıp alınmadığına dair ciddi soru işaretleri doğuruyor. Adaletin sağlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Sözcü, İsrail’in daha önce benzer saldırılar için soruşturmalar başlattığını ancak çoğunun sonuçsuz kaldığını hatırlatarak, “Soruşturmalar başlatılıyor ancak hesap verilebilirliğe dair somut adımlar göremiyoruz. Bu kez gerçek bir sonuç bekliyoruz” dedi.
Silahlı Şiddete Karşı Eylem (AOAV) örgütü tarafından yayımlanan son rapor da BM’nin endişelerini destekler nitelikte. Rapora göre, İsrail’in Gazze’de işlenen olası savaş suçlarına ilişkin başlattığı soruşturmaların yüzde 88’i ya kapatıldı ya da sonuçsuz bırakıldı. Bu dosyalar arasında, 2024 Şubat ayında un kuyruğunda beklerken öldürülen 112 kişi ve Mayıs ayında çadırlarında uyuyan 45 sivilin hayatını kaybettiği hava saldırısı da bulunuyor.
AOAV, bu verilerin, İsrail’in ciddi insan hakları ihlallerinde sistematik bir cezasızlık pratiği benimsediğine işaret ettiğini belirtiyor.
Gazze’de savaşın başlamasından bu yana gazetecilere yönelik saldırılar da dikkat çekici boyutlara ulaştı. BM verilerine göre son 22 ayda Gazze’de en az 247 Filistinli gazeteci yaşamını yitirdi. Gazze, şu anda dünyada gazeteciler için en tehlikeli bölge konumunda.
Uluslararası medyanın bölgeye erişiminin engellenmesi nedeniyle, haberlerin neredeyse tamamı yerel gazetecilerin aktardığı bilgilerle sağlanıyor. Gazetecilere yönelik şiddet, basın özgürlüğü ve bilgiye erişim hakkı açısından ciddi bir tehdit olarak görülüyor.
İsrail ordusunun Gazze’de sağlık altyapısına yönelik saldırıları da sürüyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün nisan ayında yayımladığı verilere göre, Gazze’deki 36 hastaneden 33’ü savaş sırasında hasar gördü. İsrail, Hamas’ın hastane altyapısını askeri amaçlarla kullandığını ileri sürse de bu iddiaları kanıtlayan somut bir delil henüz sunulmuş değil.
Son olarak hedef alınan Han Yunus’taki Nasır Hastanesi’ne dair İsrail Başbakanlık Ofisi’nden yapılan açıklamada, olayın “trajik bir kaza” olduğu savunulurken, ordu tarafından iç soruşturma başlatıldığı duyuruldu.
Saldırının ardından uluslararası arenada da tepkiler yükseldi. Aralarında eski büyükelçi ve üst düzey temsilcilerin bulunduğu 209 Avrupalı diplomat, kamuoyuna açık bir mektup yayımlayarak, Avrupa Birliği ülkelerine acil eylem çağrısında bulundu.
Mektupta, İsrail’e yönelik silah ihracatlarının durdurulması, yasa dışı uygulamalara karışmış kuruluşlarla iş birliğinin kesilmesi ve savaş suçu işlediği öne sürülen İsrailli ya da Filistinli şahısların Avrupa’da yargılanması çağrısı yapıldı.
İsrail, Nasır Hastanesi’ne düzenlediği saldırının ardından Gazze’deki bombardımanlarını sürdürdü. Filistinli sağlık yetkililerine göre, son 24 saatte gerçekleştirilen saldırılarda en az 34 kişi yaşamını yitirdi. Yoğun bombardıman nedeniyle binlerce kişi bölgeden tahliye edilmeye çalışılıyor.
Bu arada Hamas, yeni bir ateşkes önerisini arabulucular aracılığıyla İsrail’e iletti. Ancak İsrail tarafı henüz resmi bir yanıt vermedi. İsrail medyası, hükümetin Hamas’ın sunduğu tekliften memnun olmadığını ve esirlerin serbest bırakılması ile Hamas’ın Gazze’den tamamen çıkarılmasını içeren daha kapsamlı bir anlaşma istediğini yazdı.